Güncel

Rojava izlenimleri ve son gelişmeler üzerine panel

Hollanda’nın Den Haag şehrinde Rojava'ya ilişkin izlenimler ve Rojava'ya yönelik Türkiye'nin saldırısı sonrası yaşanan gelişmelerin konuşulduğu bir panel gerçekleştirildi.

Den Haag: Hollanda’nın Den Haag şehrinde Rojava’ya ilişkin izlenimler ve Rojava’ya yönelik Türkiye’nin saldırısı sonrası yaşanan gelişmelerin konuşulduğu, panelist olarak Hayko Bağdat, Partizan ve Sınıf Teorisi temsilcilerinin katılımıyla 10 Kasım günü gerçekleştirilen panel Rojava’da yaşamını yitiren devrimciler anısına yapılan saygı duruşu ile başladı.

Savaş, politikanın farklı araçlarla sürdürülmesidir diyerek söze başlayan Partizan temsilcisi Suriye’deki savaşın emperyalist haydutların bölgedeki petrol, doğal gaz gibi enerji kaynaklarını hedefledikleri için gerçekleştiğini söyledi. 2013-2018 arasında bu bölgedeki savaş koşulları sonrası silah ticaretinin % 23 artış gösterdiğini belirterek emperyalist haydutların hem enerji kaynaklarını sömürerek hem silah ticareti yoluyla savaştan kâr elde etme amacında olduklarını aktardı. Arap baharının Suriye’de de yansımasını bulduğunu ancak burada sürecin farklı yönde gelişerek IŞİD, El Kaide gibi emperyalizmin desteklediği örgütler üzerinden emperyalizmin vekâlet savaşı yürüttüğünü belirtti. Kürtlerin Suriye’de yaşanan savaş ortamı sonucunda kendilerini korumak için başlattıkları direnme savaşında bugün önemli bir pozisyon elde etmekle kalmayıp aynı zamanda Ulusal Demokratik bir devrim örgütlediklerinin altını çizerek bunun bir tür resmi olarak devletsizlik, filli olarak ise bir devlet örgütlemesi olduğunu söyleyerek; Rojava’daki örgütlenmenin savunulması dünya devrimci ve komünist örgütlerinin sorumluluğudur görüşünü dile getirdi. Rojava’ya yönelik TC devletinin saldırısının da Rojava’daki özgürlükçü, demokratik, ulusal devrimi hedeflediğini kaydetti. Bu saldırıda tarih olarak 9 Ekimin seçilmiş olmasının tesadüf olmadığını, Abdullah Öcalan’a yönelik uluslararası komplonun tarihinin özellikle seçilerek Kürtlere yok etme mesajı verilmek istendiğinin görülmesi gerektiğini söyledi.

Sınıf Teorisi temsilcisi ise; çelişkilerin kesinleşmesi bakımından Ortadoğu’nun devrimci durum açısından dünyadaki en ileri bölgelerden biri olduğunu söyledi. Emperyalizmin Ortadoğu’da bulunma nedenini hegemonyalarını devam ettirme isteği olarak değerlendiren temsilci, PKK’nin en modern ulusal hareket olduğu görüşünü dile getirdi. Rojava’nın sosyal ve politik bir devrimin sonucunda ortaya çıktığını kaydeden temsilci Rojava’daki ulusal örgütlenme modelinin sosyalistlerin ulusların kendi kaderini tayin etme hakkı anlayışına uygun olduğunun altını çizdi. Türkiye Kürdistan’ı ve Suriye Kürdistan’ında Kürt Ulusal Özgürlük Hareketinin elde ettiği kazanımlarla Türkiye’deki sınıf mücadelesinin de önüne geçmiş olduğu görüşünü dile getirdi.

Son olarak söz alan Hayko Bağdat ise 1915 Ermeni Soykırımından bugüne değişenin sadece tarih ve uluslar olduğunu ama katliamcı devlet geleneğinin ve ezilen uluslara yönelik soykırım tehdidinin aynı şekilde sürmekte olduğunu söyleyerek; dün Ermenilere soykırım uygulayan devletin bugün Kürtleri hedeflediğini söyledi. Ermeni ulusunun soykırıma uğradığı koşullarda da kendisini sol olarak niteleyen kimi çevrelerin tıpkı bugün Kürtlere yapmakta oldukları gibi “emperyalizmle işbirliği” suçlaması içinde olduklarını, bunun tehlikeli bir duruma denk düştüğünü; Kürt Ulusunun soykırım tehdidine karşı yalnız bırakılmaması gerektiğini belirtti.

Dinleyicilerin sorularının yanıtlandığı ikinci bölüm sonunda Rojava’daki direniş ve dayanışmanın önemi tekrar vurgulanarak, yapılacak eylemlere destek olunması çağrısı yapılarak etkinlik bitirildi.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu